TTK m. 680 hükmü açık poliçeyi şu şekilde düzenlemiştir: “tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış bulunan bir poliçe, aradaki anlaşmaya aykırı olarak doldurulursa bu anlaşmalara riayet edilmemiş olması keyfiyeti, hamile karşı ileri sürülemez; meğerki hamil poliçeyi kötü niyetle iktisap etmiş veya iktisap sırasında kendisine ağır bir kusur isnadı mümkün bulunmuş olsun.” Söz konusu hüküm çek ve bonoya da tatbik edilmektedir.
Buna göre; Tedavüle çıkarılırken tamamen olarak doldurulmayan bonoya açık bono veya başka bir deyişle beyaz bono denilmektedir. Boş bırakılan unsurlar tarafların doldurma anlaşmalarına göre doldurulduğunda senet baştan itibaren bütün unsurları tam olan geçerli bir bonoya (veya poliçe veya çek) dönüşür.[1]
Açık senet ile eksik senet birbirinden farklıdır. Tedavüle çıkarılırken tamamen doldurulmamış olan senet ya “eksik” senet olarak; ya da “açık” senet olarak düzenlenmiştir. Eğer düzenleyen ile lehtar senetteki eksikliğin daha sonra lehtar tarafından doldurulacağı hususunda bir doldurma sözleşmesi yaparak; senet düzenleyen tarafından imzalanarak lehtara verilmişse, bu senet beyaz(açık) bonodur. Eğer düzenleyen ile lehtar senetteki eksikliğin daha sonra lehtar tarafından doldurulacağını kararlaştırmadan, senet düzenleyen tarafından imzalanarak lehtara verilmişse, bu senet eksik bonodur.[2] Bir senedin açık senet mi yoksa eksik senet mi olduğu hususunda çıkan uyuşmazlıkta ispat yükü borçluya düşer. Açık bononun doldurma anlaşmasına aykırı olarak doldurulduğu iddiası borçlu tarafından yazılı delille kanıtlanmak zorundadır. Bu hususun tanıkla ispatı mümkün değildir. Açık bononun anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğu def’i iyiniyetli hamillere karşı ileri sürülemez. (TTK m.592)
[1] Karahan/Arı/Bozgeyik/Saraç/Ünal, Kıymetli evrak s. 213
[2] Kaçak,Bono-Poliçe-Çek, s.202, Ülgen/Helvacı/Kendigelen/Kaya, Kıymetli Evrak s.147
コメント